ODALAR

8 Ekim 2014 Çarşamba

1984 George Orwell

Yayın Evi: Can Yayınları
Basım Yılı: Nisan 2014
Sayfa Sayısı: 350

Söz konusu roman, bir çok esere ve kişiye ilham olmuş, kült bir kitap olunca hakkında yeni cümleler etmek zor.

1984 yılı İngilteresi'nde tek başına iktidarda olan Parti ve onun başındaki Ağabey'in amacı insanların tüm duygu ve düşüncelerini yönlendirerek etkisi altına almak, kendi isteklerine göre bir dünya kurmaktır. Mahremiyetin yokedilerek, evler dahil her tarafın kamera ve ekranlarla donatıldığı bu dünyada, geçmişte yaşanan olayların arşivini Parti'nin isteğine göre değiştiren bir Gerçek Bakanlığı bulunmaktadır. Winston'un bu tahrifat işinde çalışan onlarca kişiden farkı, içten içe bu robotik düzene isyan etmesi ve Ağabey'e duyduğu nefrettir..

1984'ün soğuk ve yalnız distopyası, özellikle sonlarına doğru insanın tüylerini ürpertiyor. Kitabı okuyup etkilenmemek, Orwell'in idrakine hayran olmamak mümkün değil. Ziyadesiyle beğendim.

Winston birden,çağdaş yaşamın asıl özelliğinin acımasızlığı ve güvensizliği değil,yavanlığı,donukluğu ve kayıtsızlığı olduğunu fark etti. [sf 98] 

Anımsadığı kadarıyla, annesinin olağanüstü bir kadın olduğunu sanmıyordu, hele zeki bir kadın olduğu hiç söylenemezdi; yine de, tümüyle kendine özgü davranışlarından kaynaklanan bir soyluluk, bir eldeğmemişlik vardı onda. Duyguları sahiciydi ve dış etkilerle değiştirilmesi olanaksızdı.  Onun gözünde, bir davranış sırf etkisiz olduğu için anlamını yitirmezdi. Birini seviyorsan gerçekten severdin, verecek başka hiçbir şeyin yoksa bile sevgin yeterdi.Verecek çikolata kalmadığında, annesi çocuğu sımsıkı göğsüne bastırmıştı. [sf 194]

Parti'nin yaptığı en korkunç şeylerden biri de, sizi içgüdülerin, duyguların hiçbir işe yaramayacağına inandırmak, ama aynı zamanda sizi maddi dünya karşısında tümden güçsüz kılmaktı. [sf 195]

Genellikle,kavrayış ne denli fazlaysa,yanılma da o ölçüde fazladır: Zekâ ne denli fazlaysa,akıl o ölçüde azdır. [sf 247]

Onları çekip çeviren,sorgulamayı akıllarından geçirmedikleri özel bağlılıklardı.Asıl önemli olan,kişisel ilişkilerdi; hiçbir işe yaramayacak bir hareketin,birini kollarına almanın,dökülen bir gözyaşının,ölmekte olan birine söylenen bir sözün bir değeri olabiliyordu. [sf 295]

Kimse devrimi korumak için diktatörlük kurmaz; diktatörlük kurmak için devrim yapar. [sf 298]

2 yorum:

  1. Sonlari gercekten tuyler urperticiydi, hic unutulmayacak bir roman:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İhanet kavramını işleyiş tarzı çok çarpıcıydı.

      Sil

Burası sukûnetin hakim olduğu, tenha bir kütüphane. İçinden geçenleri fısılda ki orada olduğunu bileyim.