Yayın Evi: Carpe Diem Yayınları
Basım Yılı: 2006
Sayfa Sayısı: 134
Ruha Dokunan Düşünceler serisinden elimdeki dört kitabın haricinde okumayı düşünmüyordum ama Shakespeare okumamız esnasında
bu kitabı da sahaflardan alıp listeme ekledim. Tolstoy, Dostoyevski
ve Balzac haricindeki tüm kitapları da okumuş oldum böylelikle.
Daha önce bu kitaplarla ilgili yazdığım düşünceler bu kitap için de
geçerli; eserin herhangi bir yerinden alınmış olduğu için kopuk
cümleler ve hangi alıntının hangi kitaba ait olduğunun net olarak yazılmaması sebebiyle çok da keyifli bir okuma olduğunu
söyleyemem ama sanırım en çok altını çizdiğim yer Shakespeare'ın alıntılarında oldu.
Ölümlülerin başını yiyen;
Kendilerine duydukları fazla güven. [sf 29]
Süt ninesine bile
türlü türlü diller dökmüştür bu herif
memesini emmezden önce!
Zamanımız böylelerine hayran işte,
böyle günün türküsünü çağıranlara!
Gösterişler, kırıtmalar altında
köpüğe benzeyen boş bir beyin.
Bununla en parlak, en ince görüşlü insanların
ağzından girip burnundan çıkmayı becerirler.
Oysa içlerini yoklarsanız,
bir üfürmede su kabarcıkları gibi
patlayıverir neleri varsa. [sf 36]
Büyük sevgide, küçük kuşkular
korkuya döner;
küçük korkular büyüdükçe
artar büyük sevgiler. [sf 46]
Kurnaz gözlerin sanat yeteneği az
Sırf gördüğünü çizer, yüreği tanıyamaz. [sf 59]
Zaman ikiyüzlülüğün gizlediğini
nasıl olsa br gün ortaya çıkarır. [sf 80]
Yaldızlı mezar görünce gözün kamaşır;
Bilmezsin ki içinde kurtlar kaynaşır. [sf 95]
Yoksul olup da haline şükreden insanın
kendisi de zengindir gönlü de.
Oysa zenginliği sınırsız olduğu halde
her an yoksul düşme korkusuyla yaşayanın
bir kış kadar yoksul bir hayatı vardır. [sf 97]
Ölmek, uyumak sadece! Düşünün ki uyumakla yalnız
Bitebilir bütün acıları yüreğin,
Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun.
Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü!
Çünkü o ölüm uykularında,
Sıyrıldığımız zaman yaşamak kaygısından,
Ne düşler görebilir insan, düşünmeli bunu.
Bu düşüncedir uzun yaşamayı cehennem eden. [sf 104]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Burası sukûnetin hakim olduğu, tenha bir kütüphane. İçinden geçenleri fısılda ki orada olduğunu bileyim.