Yayın Evi: Şule Yayınları
Basım Yılı: 2016
Sayfa Sayısı: 127
Şule Yayınlarının hikaye kitaplarına zaman zaman göz atıyorum. Yazarla kimyamız uyuşur uyuşmaz o ayrı mesele ama en azından belli bir edebi kalitenin üzerinde olduklarından emin olarak okumaya başladığım kitaplar bunlar. Naime Erkovan'ın Ay ve Güneş Kumpanyası da hem ismi hem de kapağıyla öncelik verdiğim bir öykü kitabıydı. Yazan kişi yeni ve hakkında çok fazla bilgi bulunmayan bir isim olduğu için şekilsel güzellik seçiciliği etkiliyor böyle zamanlarda.
Çakıl Taşlarının Gölgesinde ve Batıya Çağrılan Şiir hikayelerini özellikle beğendim, diğer hikayelerdeki doğu ile batıyı harmanlama çabalarının fazla abartıldığı yerler hariç genel olarak hoş hikayelerdi diyebilirim.
Böylece yazdı nehrin yüzeyine yaklaşmaktan korkmayan hatta bazen suyu yırtıp havada takla atarak kendini tekrar nehre bırakan benekli balıkları; en soğuk gecede rüzgârsız ve sıcak bir ânın saklandığını; huşhuş ağacının güneş batarken kırmızı çiçekler açtığını ama daha hava kararmadan onları döktüğünü; zehirli mantarların, alabildiğine güzel bir koku da yayabildiklerini; bazı mağaraların kalplerinde pırıl pırıl taşların uyuyabileceğini. [sf 86]
İlginç bir kitaba benziyor, kapak çok hoş, merak ettim Biblio'cum, keyifli okumalar, sevgiler :)
YanıtlaSilKeyifli okumalar Eren'cim, teşekkür ederim :)
Sil