Yayın Evi: Can Yayınları
Basım Yılı: Eylül 2010
Sayfa Sayısı: 111
İyi kitaplar hakkında söylenecek çok fazla şey olmuyor. Herşeye ve herkese kayıtsızlık, 'olsa da olmasa da bir' hali ancak bu kadar net anlatılabilirdi.
Romanın konusu zaten basit; tesadüf sonucu birini öldüren Mersault, kendi ölümüne giden süreci uzaktan izliyor gibidir. Bu yabancılaşmanın ve anlamsızlığın felsefesi üzerine eleştirmenler tarafından hayli kafa yorulmuş ama burada kısaca bahsedersek kitaba haksızlık olur diye düşünüyorum.
Yabancı sakin, sessiz ve derin bir roman, adeta uzun bir öykü. Çarçabuk bitiveriyor. Veba'yı okuduğumda bunalmıştım ama anlatımdan değil, konunun vehametinden, o umutsuzluk halinin apaçık ortaya dökülüp okuru dehşete düşürmesindendi bu.
Camus'nun diğer kitaplarını da okumam gerektiği anlaşılıyor. Yalın uslûbu ve ne anlatmak istediğini bilen tavrını bu defa çok beğendim.
Gerçekten derin bir kitap, okunması gerekenlerden, keyifli okumalar:)
YanıtlaSilTamamlayıcı yorum için teşekkürler :)
SilCamus'nün sadece bir öykü kitabını okudum onun için de bir ay ayarlamalıyım :)
YanıtlaSilSevgiler
Deniz, dur canımmm ne olur, şu planladıklarımızı bir bitirelim :)) sonra Camus da okuruz. Bensiz onu bile okumana mahal yok gördüğün gibi, hepsinin içine dalıyorum. :D
Silsensiz okumak o kadar keyifsiz ki zaten bunu düşünmek bile istemem canımsın
Sil^.^ O halde Albert Camus okumaları 2013'te.. :) birtanesin.
SilYıllar yıllar önce okumuştum bu kitabı. Varoluşçu edebiyatı öğreniyorduk. Bu kitabı okudum ve şu an varoluşçuluğa dair her şey kafamda net.
YanıtlaSilOkunmalı.
Sağlam bir kitap. Yorumunuz için teşekkürler.
Sil