Yayın Evi: Ayrıntı Yayınları
Basım Yılı: 2001
Sayfa Sayısı: 255
John Fowles'in kavramlar üzerine düşüncelerinden oluşan kitabı Aristos, 'Kendi inandığım şeyleri açık açık bildirerek sizi de kendi kendinize inandığınız şeyleri açık açık bildirmeye zorlamayı umuyorum.' cümlesiyle başlıyor. Aristos, eski Yunanca'da 'belli bir durum için en iyisi' manasındaymış. Kendi enlerini yazdığını da söyleyebiliriz bu anlamda.
Bir üniversite öğrencisiyken başlayıp yetişkinliğe adım attığı yıllarda tamamladığı Aristos için Fowles, 1968 yılında yeni bir önsöz yazıyor. 42 yaşında kitabı tanımlarken, 'Bahsi geçen fikirlere halen sahibim ama şimdi yazacak olsam bu denli cüretkar olamazdım.' diyor.
Yazarla uzun bir fikir teatisi yapmaya benziyor Aristos'u okumak. Özdeyiş niteliğinde cümlelerin yanısıra bir ya da birkaç paragraflık altı çizilesi tanımlamalar vardı benim için. Söylediklerini tamamen reddettiğim bölümler ve kabul ettiklerimi yavaş yavaş, zihnimi yoğunlaştırarak okudum.
Romanlarını tanıyıp John Fowles'in zekasını müşahade etmeden yaşam notlarını okumamalı diye düşünüyorum. Aksi durumda çok ukalâca ve sıkıcı gelebilir.
Basım Yılı: 2001
Sayfa Sayısı: 255
John Fowles'in kavramlar üzerine düşüncelerinden oluşan kitabı Aristos, 'Kendi inandığım şeyleri açık açık bildirerek sizi de kendi kendinize inandığınız şeyleri açık açık bildirmeye zorlamayı umuyorum.' cümlesiyle başlıyor. Aristos, eski Yunanca'da 'belli bir durum için en iyisi' manasındaymış. Kendi enlerini yazdığını da söyleyebiliriz bu anlamda.
Bir üniversite öğrencisiyken başlayıp yetişkinliğe adım attığı yıllarda tamamladığı Aristos için Fowles, 1968 yılında yeni bir önsöz yazıyor. 42 yaşında kitabı tanımlarken, 'Bahsi geçen fikirlere halen sahibim ama şimdi yazacak olsam bu denli cüretkar olamazdım.' diyor.
Yazarla uzun bir fikir teatisi yapmaya benziyor Aristos'u okumak. Özdeyiş niteliğinde cümlelerin yanısıra bir ya da birkaç paragraflık altı çizilesi tanımlamalar vardı benim için. Söylediklerini tamamen reddettiğim bölümler ve kabul ettiklerimi yavaş yavaş, zihnimi yoğunlaştırarak okudum.
Romanlarını tanıyıp John Fowles'in zekasını müşahade etmeden yaşam notlarını okumamalı diye düşünüyorum. Aksi durumda çok ukalâca ve sıkıcı gelebilir.
'Varolmaktan mutluluk duymak, varolmayı sürdürmeyi istemektir.' (sf 31)
'Gizem ya da bilmeyiş, enerjidir. Bir gizem açıklanır açıklanmaz bir enerji kaynağı olmaktan çıkar.' (sf 35)'Haz, ölümün bir ürünüdür; ondan bir kaçış değildir.' (sf 41)'Ölüm kendisine doğru yürüdüğüm uğursuz bir kapı değil; öteye doğru yürüyüşümdür.' (sf44)'Şiddet, muhalefet edilen yanı güçlendirir; tutku onu yumuşatır. Bir şeye karşı tutkuyla fikirler ileri sürmek ona tutku vermektir.' (sf 89)'Trajedinin en derin hazlarından bir tanesi ondan sağ çıkabilmemizdir sadece; trajedi bizim başımıza gelebilirdi, ama gelmemiştir. Trajediyi sadece eşduyum içinde yaşamayız; onu izleyen hayatta kalmayı da içimizde taşırız.' (sf 229)
Aristos gerçekten çok güzel bir fikirmiş tam da kelimenin anlamını vermiş sanırım senin tavsiyen üzerine sona bırakacağım
YanıtlaSilBugün sessiz bir an bulunca Koleksiyoncu'yu yazacağım çok zor olsa da
Sevgiler Canım
Bizim sevebileceğimiz bir kitap Deniz'cim =) Güzel yorumun için çok teşekkürler.
Sil