Yayın Evi: Hayat Yayınları
Sayfa Sayısı: 159
Basım Yılı: 1965
Mor İzler'i okuduğumda ayrıntılarıyla memnun edecek bir polisiye serisiyle daha tanıştığımı düşünmüştüm. Siyamlı İkizler de bunu doğrular nitalikteydi.
Ellery Queen, Amerikalı kuzenler Frederic Dannay ve Manfred Bennington Lee'nin bir gazetenin roman yarışması için oluşturdukları hayali bir dedektif-yazar. Babası Müfettiş Quenn ile birlikte gizemli cinayetlerin esrârını çözüyorlar.
Dedektif, babasıyla birlikte bir dağ yolundan geçerken çevredeki ormanlara hızla yayılan bir yangın yollarını keser. Geri dönmek istediklerinde o yönü de alevlerin sardığını görerek tepeye tırmanmak zorunda kalırlar. Yolun sonunda bir düzlük ve üzerinde sadece bir ev vardır. Ev sahibi doktor Xavier'in konukseverliğiyle Ellery ve Müfettiş geceyi orada geçirirler. Ertesi sabah çevredeki yangın daha da büyür ve doktorun öldürülmesiyle durum içinden çıkılmaz bir hâl alır. Polis de dahil kimsenin ulaşamadığı malikanede, Ellery ve babası cinayeti soruşturmaya başlar..
Su yerine alevlerle çevrili bir ada atmosferinde, yavaş yavaş dozu artırılan panik hali çok iyi yansıtılmış kitapta. Okurken o boğucu duyguyu evde kalan karakterlerle birlikte yaşıyor gibi oluyorsunuz.Ellery Queen'in delişmen tavırları, babasının sakinliğiyle güzel bir tezat oluşturuyor. Yapışık ikizler ve iskambil kağıtlarından ipuçları da hoş ayrıntılar arasında.
Siyamlı İkizler, keyifle okunan iyi bir polisiye roman diyebilirim.
Bu yazınız beni oldukça etlikedi. Büyük bir A.C. hayranı olarak bu kitabı okumam gerektiğini düşündüm.Kitabın yeni basımı var mı?
YanıtlaSilMaalesef yeni basımı yok ama sahaflardan temin edebilirsiniz.
SilYıllar önce Radyoda oyun olarak dinlemiştim. Televizyonun olmadığı devirde, radyoda "arkası yarın", "mikrofonda tiyatro" gibi programlar vardı ve halkın büyük bölümü bunların tiryakisiydi. Aradan çok uzun bir zaman geçmiş olmasına rağmen -neredeyse 40 yıl- daha anlatınızınh ilk cümlesinde hangi kitaptan bahsettiğinizi anladım. Oldukça heyecanlı bir oyundu. Bu tiyatro programlarında zaman zaman klasik romanlardan uyarlamalar yapıldığı gibi genellikle polisiye hikayeler daha bir revaçtaydı. Agatha Christie'nin ünlü 10 Küçük Zenci'sini de radyoda dinlemiştim ilk kez. Yargıçı seslendiren Yıldırım Önal'ın sesi hala kulaklarımdadır. Müthiş korkmuş ama çok da keyif almıştım. Ertesi gün kelimesi kelimesine arkadaşlarıma öyküyü anlattım. Arkadaşlarım bunu hala anarlar.
YanıtlaSil10 Küçük Zenci'yi ben de radyoda dinlemiştim çok küçükken. O bibloların tek tek kaybolmasından çok korktuğumu hatırlıyorum.
SilArkası yarın ve radyo tiyatrolarından bir kısım internette var, zaman zaman dinliyorum. Bilhassa çok iyi Türk hikayecilerle tanıştım bu sayede.
Yorumunuz için çok teşekkürler.