1 Kasım 2013 Cuma

KRALİÇENİN PİRELERİ _ Tarık Tufan

Yayın Evi: Profil Yayıncılık
Basım Yılı: 187
Sayfa Sayısı: Eylül 2002

Yaralarını açıp göstermek ve bununla merhametle karışık bir sevgiye kavuşmayı hedeflemek ne kadar içler acısı bir durumsa, duygulandırmak kaygısıyla yazılmış gibi görünen metinler de aynı yanılsamalı sonuca ulaşıyor diye düşünüyorum. Eğer böyle bir kaygı yoksa daha önce defalarca yazılmış şeyleri, farklı bir uslûp bile denemeden sunmanın sebebi ne olabilir?

Tarık Tufan adını sık görüyordum, kitapları içinde ismi ilgimi çektiği için Kraliçenin Pireleri'ni okumak istedim. Deneme yazılarından oluşan kitabı zor da olsa bitirdim. Hakkında biraz daha fikir verebileceğini düşünerek, bölüm isimlerinden birkaç örnekle yazıyı kapatalım.

(Nisan  yüzlü sevgilim, ellerimde takvim yaprağı kesikleri, ben hayatı seçmemeyi seçiyorum, bazı sabahlar İstanbul, Eylül ölümleri, anlatıcılar cenk meydanlarına gittiler, bir lisenin önünde bekleyen kızlara bakarken...)


3 yorum :

  1. :)))) Tesadüftür, bugün nette dolaşırken Yozgat Blues adına rastladım. Filmi nerden edinebilirim derken iki eleştiri yazısına ulaştım , birisi oldukça dokunduruyordu :)Filmin senaristlerinden biri de Tarık Tufan. Merak ettimdi iki zıt eleştiri alabilen bu filmi. Açıkçası bu başlıklara bakınca..... :)

    YanıtlaSil
  2. Filmin sadece fragmanını seyrettim, diğer kitaplarını da okumadım ancak bu kitap için böyle.

    YanıtlaSil
  3. yok yok, önsezilerimde hiç yanılmadım şimdiye kadar :p

    YanıtlaSil

Burası sukûnetin hakim olduğu, tenha bir kütüphane. İçinden geçenleri fısılda ki orada olduğunu bileyim.